Hafız Olmak Farz Mıdır? Ya Da Bunu Ciddi Ciddi Konuşmamız Gerekti Mi?
Evet, evet… Hafız olmak farz mı, ne zaman başlamak lazım, kaç yaşında başlanır, hangi kurallara göre girilir bu Hafız kulübüne? Eğer siz de bu soruyu sormak isteyenlerden biriyseniz, yalnız değilsiniz. Hatta belki de aklınızda şu var: “Hafızlık farz mı? Yani, bunu yapmak zorunda mıyım, yoksa başka bir yol var mı?” İşte bu yazıda, bu soruyu mizahi bir bakış açısıyla ele alacağız. Hem de erkeklerin “bu işi nasıl çözebiliriz” yaklaşımını ve kadınların “bu işi hep birlikte yapalım, kalpten ve ruhen” yaklaşımını harmanlayarak!
—
Farz Olmasaydı, Kuran Ezberlemek Ne Kadar Eğlenceli Olurdu?
Öncelikle, Hafız olmak gerçekten farz mı? Hepimiz, dinî yükümlülükleri yerine getirmenin önemini biliyoruz ama bu soruyu tam olarak böyle sormadan önce, biraz eğlenmek gerek. Yani, Kuran’ı ezberlemeye çalışırken, bir bakıyorsunuz ki, kafanızda “Elif Lam Mim” sesleri yerine “Akşam yemeği ne zaman gelecek?” ya da “Bu hafta sonu hangi diziye başlayalım?” soruları dönmeye başlıyor. Ne de olsa Hafızlık, sadece hafızayı zorlamakla bitmiyor, bir süre sonra kelimeler arasında kaybolmuş bir şekilde kendinizi “Kim bu yazın tanıdığı” türünde sorularla baş başa bulabiliyorsunuz. 😅
Peki, Hafız olmak farz mı? Farz değil, ama… Çok anlamlı bir hedef. Yani, dini bir zorunluluk olmasa da, içinde yaşadığımız dünyada Kuran’ı ezbere okumak, sadece Allah’a yakınlaşmak için değil, kendine bir rehber bulmak için de çok önemli. Ancak, kafamızdaki bu “farz” kelimesinin, bir görevmiş gibi bize sürekli dikte edilmesinin de her zaman yanlış olduğunu söyleyebiliriz. Kuran’ı ezberlemek elbette güzel ama bu, koşarak bir hedefe ulaşmak zorunda olduğumuz anlamına gelmez. Hepimiz farklı hızlarla yol alıyoruz, değil mi?
—
Erkekler ve Hafızlık: “Hedefe Ulaşmalı, Sürekli İlerlemeli”
Erkekler, işin içine girdiğinde olay biraz daha stratejikleşiyor. Bir erkek için “Hafız olmak” demek, sanki 30 gün süreyle bir maratona başlamayı vaat etmek gibi. Tabii, burada hedefin ne olduğu net: Kuran’ı ezberleyip, en kısa sürede Hafız olmak! Kafanızı kurcalayan, “Hafız olmak zorunda mıyım?” sorusuna da yanıt hazır: Hayır, ancak bir erkek için bu tür bir başarı, biraz ödül yarışması gibi! İnsanın içine “Başarı odaklı bir çözüm bulmalıyım” duygusu yerleşiyor. Bu yüzden erkekler, Hafızlık işini çok da duygusal bir yaklaşım yerine, “Nasıl yaparım, en hızlı şekilde nasıl başarılı olurum?” diye çözümlemeye başlar.
Bir erkeğin, Hafızlık yolculuğuna adım atması için örneğin “Hedef belirleyin, sayfa sayısını artırın, rekabet edin!” gibi bir yaklaşım geliştirmesi gayet doğal. Duygular? Sıkıcı! Ama sonuçlar? Hedefe doğru gittikçe kazanılacak bir ödül var.
—
Kadınlar ve Hafızlık: “Birlikte Başlayalım, Kalpten Yapalım”
Kadınlar ise, genellikle işin duygusal yönüne daha fazla eğilir. Yani, Hafızlık yolculuğu, sadece zihin değil, kalp yolculuğudur. Çünkü bir kadın için “Hafız olmak” demek, sadece bir görev değil, bir toplumsal sorumluluktur. Aynı zamanda, bir kadının ruhunu iyileştiren ve çevresindeki insanlarla bağlantı kurmasını sağlayan bir deneyimdir. Kadınlar, “Farz mı değil mi?” sorusunu sormak yerine, “Bu yolculuğu kalbimle ve çevremle birlikte yapmalıyım” diye düşünüp başlarlar. Hafızlık bir ödül değil, bir arayıştır, bir paylaşımdır.
Diyelim ki, bir kadın Kuran’ı ezberlemeye başlamak istiyor. Ne yapar? Hemen çevresindeki kadınlarla bu yolda birlikte yürümek, dua etmek, Kuran’ı birlikte tartışmak, bir topluluk yaratmak ister. Kadınlar, Hafızlık yolculuğunda yalnızca kendileri için değil, toplumsal bağlarını güçlendirecek, çevresine yardım etmeyi de bir parçası haline getirecek şekilde hareket ederler.
—
Sonuç: Hafız Olmak Farz Mıdır? Hadi Hep Beraber Yorumlayalım!
Şimdi, gerçek soruyu tekrar soralım: Hafız olmak farz mıdır? Cevap basit aslında: Hayır, ancak bu, onu bir kenara atmamız gerektiği anlamına gelmez. Kuran’ı ezberlemek, manevi bir yolculuğa çıkmak, sadece zekânı değil, ruhunu da beslemek için mükemmel bir fırsattır. Bu yazıyı okurken gülümsemiş olabilirsiniz, çünkü bu yazı biraz da hayatın ve dini yükümlülüklerin arasındaki eğlenceli dengeyi bulmakla ilgili.
Şimdi, hadi bakalım! Sizce Hafız olmak farz mı? Ya da “Hafızlık” yolculuğunuzu daha çok bir strateji mi, bir toplulukla paylaşılacak bir yolculuk mu görüyorsunuz? Bunu hep birlikte tartışalım! Yorumlarınızı bekliyorum, ne dersiniz?